Türkiye Çevre Ağı, altın madenlerinin çevresel etkileriyle ilgili röportajlar dizine devam ediyor.
Uşak’ın Eşme İlçesi Kışladağı’nda madenden geçen dere güzergahında besicilik yapan Zübeyir Sipahi (57) maden işletmeye geçtikten sonra 8 yıl içinde çoğunluğu yavru 5 bin civarında hayvanının telef olduğunu söylüyor. Sipahi kaba bir hesapla; “5-6 daire parası zararının” olduğunu belirtiyor. Maden açıldıktan sonra hayvan ölümlerinin arttığını belirten Sipahi, zaman zaman dereden ayran kıvamında atık geldiğini, özellikle sabah saatlerinde çöken çiğ ve sisin de kükürt koktuğuna şahitlik ediyor. Zehirlenmelerin kaynağının belirlenmesinde devlet kurumları yardımcı olmamış. Veteriner, ”kaynağı söyleyemem ama burayı terk et” şeklinde tavsiyede bulunmuş. 3 çocuk babası Sipahi, babadan yadigar mesleğini inatla sürdürdüğünü, yörede hayvancılığın bitme noktasına geldiği tespitinde bulunuyor. Maden açılan yerlerdeki meslektaşlarına hayvanlarını sudan uzak tutma tavsiyesinde bulunan Sipahi, ölümlere madendeki hafriyat ve pasa yığınlarından yayılan ağır metal ve diğer maddelerin sebep olduğu görüşünde.
