Bilim insanları, Karadeniz’in çöplüğe dönüştüğü konusunda uyararak, deniz ekosisteminin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Doç. Dr. Coşkun Erüz “Ya bilinçlenerek Karadeniz’i kurtaracağız, ya da Karadeniz’i kirletmeye devam edip gelecek nesillerin yaşama hakkını elinden alacağız” dedi.
Birgün‘ün haberine göre; Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Bilimleri Fakültesi’nde görevli bilim insanları, üniversiteye ait araştırma gemisiyle Doğu Karadeniz’in çeşitli noktalarından periyodik olarak topladıkları su ve canlı örnekleri üzerinde incelemelerini sürdürüyor. Uzmanlar, denizden aldıkları örnekler üzerinde yaptıkları araştırmalar sonucunda; aşırı kirliliğe bağlı olarak bakteriyel tek hücreli organizmaların sayısında artış yaşandığını ve balıkların besinleri arasına katılarak, besin zinciri ile deniz ekosistemininde bozulmalar olduğunu tespit etti. KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç Dr. Coşkun Erüz, Karadeniz’de yaşanan kirliliğin denizdeki canlı yaşamını geri dönüşü olmayan bir noktaya doğru taşıdığını belirtti.
Karadeniz’in , kıyısında yer alan 461 bin kilometrekarelik genişliğe sahip ülkelerin atıkları nedeniyle Karadeniz’in çöplüğe dönüştüğü konusunda uyarıda bulunan uzmanlar, deniz ekosisteminin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.
Kendi geleceğimizi yok ettiğimizin farkında değiliz
KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı, Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği Uzmanı Doç. Dr. Coşkun Erüz, Karadeniz’in yüzde 87’sinde oksijen olmadığı için canlı yaşamı bulunmadığına dikkat çekti. Erüz, geriye kalan yüzde 13’lük kısmın ise korunması gerekirken, insan eliyle yok edildiğini kaydederek şunları söyledi: “İnsanoğlunun kullandığı tüm maddeleri nehirler, kıyıdan dökülen çöpler, sanayi tesislerinden bırakılan atıklar şeklinde Karadeniz’e boşaltıyoruz. Buraya giden atıklar önce mikroorganizmalara, sonra balıklara, oradan da insanların bünyesine geçiyor. Karadeniz’i kirleterek aslında bizler kendi geleceğimizi yok ettiğimizin farkında değiliz. Karadeniz’i el birliği vermişçesine kirletiyoruz. Ya bilinçlenerek Karadeniz’i kurtaracağız, ya da Karadeniz’i kirletmeye devam edip gelecek nesillerin yaşama hakkını elinden alacağız” dedi.
Kirlilik denizle yaşama şansımızı azaltıyor
Yaşanan kirliliğin, Karadeniz balıkçılığını da bitirme noktasına getirdiğini kaydeden Erüz, “Bu durum hem bugün yaşayan bizleri hem de gelecek nesli, bunun yanında balıkçılığı da etkileyen bir şey. Balıkçılığın var olması deniz ortamının fiziksel, kimyasal ve biyolojik şartlarının uygun olmasına bağlı. O şartları zarara uğratarak fiziksel, kimyasal ve biyolojik yapıyı bozduğumuzda deniz de bozuluyor. Bizim besinlerimiz olan balıkların da yaşama, üreme ve gelişme şartlarını ortadan kaldırıyoruz. Bu durum, geleceğe dönük olarak denizden beslenme ve denizle yaşama şansımızı azaltıyor” diye konuştu.