Sağlıklı Beslenme için Sağlıklı Tarım – Asrın Keleş

0

Bütün dünyada giderek bir endüstriye dönüşen tarım; kimyasal gübreler, sentetik tarım ilaçları, ağır makine kullanımı gibi uygulamalarla toprağın ve suyun kirlenmesine sebep oluyor. Aynı zamanda insan sağlığında geri dönülmez bir şekilde bozulmalara ve doğada tahribata yol açıyor.

Bu durumda, “sağlıklı beslenme için sağlıklı besin” çağımızın en önemli ihtiyacı olarak öne çıkıyor. Bu ihtiyacın karşılanması için de tüm dünyada organik tarım öne çıkıyor.

Organik tarım, çevreyle ilgili sistemde yapılan hatalar sonucu doğal dengeyi yeniden eskiye çevirmeye yarayan bir uygulamadır. Yani insanlara çevreye dost üretim sistemi barındıran, kimyasal maddelerin kullanımını tamamen ortadan kaldırmak amacıyla geliştirilen bir üretim şeklidir. Organik tarımda amaçlanan bitkilerin gücünü arttırmak, toprağı tehlikeli maddelerden korumak ve daha kullanışlı hale getirmektir.

Organik tarımın faydaları nelerdir?

Sağlıklı Beslenme için Sağlıklı Tarım - Asrın Keleş

Hepimizin dilinde bir organik tarım türküsüdür gidiyor. Kimimiz gerçekten faydalarını bilip bilinçli yaklaşırken, kimimiz sadece sosyal çevrenin etkisi ve gelişmelere uyum sağlamak amacıyla organik ürünler tüketmeye başlıyor. Fakat genelleyecek olursak birçoğumuz aslında bu uygulamanın tam olarak ne olduğunu ve bize ne gibi faydalar sağladığını bilmiyoruz. Marketlerde ayrı raflarda ve diğer ürünlere kıyasla oldukça yüksek fiyatlarla satılan organik ürünlerin faydalarını gelin birlikte öğrenelim. Eminiz ki sağladığı faydaların sadece insanlarla sınırlı kalmadığını, doğaya, toprağa, atmosferi ve birçok canlıya yararlı olduğunu öğrendikten sonra daha özenle yaklaşacaksınız.

  • Organik ürünlerin tadı normal tarımla yetiştirilen ürünlere göre fark edilir derecede güzeldir. İyi korunmuş toprak sağlıklı ürünler verdiğinden daha lezzetli olurlar.
  • Organik ürünlerin sertifikalı olmaları ürünlerin garantili olduğu anlamına gelir.
  • Sağlık problemlerini azaltır. Yapılan birçok bilimsel araştırmada kullanılan kimyasalların insan sağlığına ve çevreye olumsuz etkisi olduğunu kanıtlanmıştır.
  • İnsan sağlığı kadar toprağı da korur. Uygun toprak işleme metotları ile toprak korunmuş olur ve kimyasal maddeler yerine doğal maddeler kullanılarak toprak verimliliği artırılır.
  • Su kaynaklarını korur. Tüm canlılar için hayati önem taşıyan su kaynaklarını korumak organik tarımın en önemli ilkelerinden biridir.
  • Kırsal nüfusu korur ve iş olanağı sağlar. Organik ürün yetiştiren çiftçiler sağlıklı ürünler yetiştirerek bizlere ulaştırırlar.
  • Yok olmakta olan birçok tohumları koruyarak onları çoğaltmak için çalışır.
  • Organik tarımda insan ve çevre sağlığının yanı sıra hayvan sağlığına da önem verilmektedir.
  • Sağlıklı beslenebilmek için öncelikle yediğimiz gıdaları yetiştirdiğimiz toprağın da sağlıklı olması gerekmektedir. Bunun için de toprağa kimyasal yöntemlerle müdahale etmek yerine doğal yollardan takviye yapılmalıdır. Dolayısıyla organik tarım sağlıklı toprak oluşumunu sağlar.
  • Faydaları sadece insanlarla sınırlı kalmayan organik tarımda kuşlar böcekler ve çeşitli hayvanlar da nasibini almaktadır. Doğal tarımın yapıldığı alanda beslenen kuşlar ve diğer canlılar haliyle daha sağlıklı olacaklardır. Yine buralardan toplanan otlarla beslenen çiftlik hayvanları da daha sağlıklı olacaktır.
  • Bu ürünlerde yapay yani kimyasal yöntemler kullanılamayacağı için tamamen genetiği değiştirilmemiş, yani GDO’suz gıdalar tüketmiş oluyorsunu
  • Kökleri daha sağlam ve sağlıklı olan ürün tarım zararlıları ve hastalıklarla daha kuvvetli bir şekilde mücadele etmektedir. Bu sayede yabani otlar, zararlı böcekler ve haşereler daha az meydana gelir. Kısaca bu ürünlerin savunma mekanizmaları çok daha kuvvetlidir diyebiliriz.
    Toprağın gelecek nesillere daha verimli kalmasını sağlar. Hepimiz hem su kaynaklarını hem toprağı hem de dünya üzerindeki kullanılabilir her şeyi hesapsızca tüketiyoruz. Birçoğumuz yarınımızı ve çocuklarımızın geleceğini düşünmüyoruz. İşte organik tarım bu noktada toprağı daha verimli kullanarak, gelecek nesillerin de sağlıklı ürünler yetiştirmesine imkan sağlıyor.
Sağlıklı Beslenme için Sağlıklı Tarım - Asrın Keleş

Bir konuya da değinmeden edemeyeceğim, kış aylarında tezgahlarda raflarda satışta olan yaz meyve ve sebzeleri ile ilgili uyarıyorum.

Raflarda satışta olan yaz meyve ve sebzeleri ile ilgili uyarıyorum: Lütfen 10 Kasım 2019 ile 1 Nisan 2020 tarihleri arasında salatalık, domates, patlıcan, biber, şeftali, karpuz, erik, muz gibi yaz SEBZE ve MEYVELERİNİ yemeyi tercih etmeyiniz. Çünkü bu tarihler arasında satın alacağınız bu gıdaların hiçbiri doğal ortamlarda, tarlalarda, güneş ışığında ve doğal gübrelerle yetiştirilmiyorlar.

Ya nasıl yetiştiriliyorlar:

  • Naylon örtü ve benzeri kaplamaların altındaki seralarda
  • Sıcak ortam sağlamak için yaratılan kapalı ortamlarda
  • Büyümesi için aşırı miktarda kullanılabilen hormonlarla

Böceklerden korunmak için aşırı miktarda kullanılabilen tarım ilaçlarıyla
yetiştiriliyorlar. Çabuk bozulmasın, raftaki ömrü uzun olsun diye de erkenden toplanıp sandıklanıyor ve size sunuluyor. Vitamin ve mineralleri de eksilebiliyor.

Tüm bu doğal olmayan koşullarda yetişen sebze ve meyveler kanser riskini yüzde 70 artırmaktadır. İşin en acı tarafı hamile bir anne doğal ve organik olmayan, sera ürünü bu meyve ve sebzeleri yediği takdirde aldığı bu hormonlar ve tarım ilaçları doğrudan anne karnındaki bebeğine de geçmektedir. Yine emziren annelerden, anne sütü ile bu tarım ilaçlarının bebeğine geçtiği bir çok bilimsel araştırmalarda gösterilmiştir.
Hem kansorejen hem de pahalı olan bu meyve ve sebzeler yerine kışın yetişen ve vitamin, minerallerden zengin olan ıspanak, pırasa, karnabahar, yerelması, elma, portakal, mandalina gibi kış sebze ve meyveleri tercih ediniz. Bu şekilde hem sağlıklı olursunuz hem de kanserden korunursunuz.

Bazı sebzelerin tüketilmemesi gereken zaman aralıkları:

  • Domates: 15 Ekim – 10 Kasım / 10 Nisan – 5 Mayıs
  • Patlıcan: 15 Kasım – 15 Mayıs
  • Kabak: 1 Kasım – 15 Mayıs

Ayrıca meyve ve sebzeler bazı alışılmayan özellikleriyle de size hormon kullanılıp kullanılmadığını belli ederler.

Bunlara dikkat edin:

  • Domates çekirdeksiz, içi çok sulu ve boş
  • Kabağın şekli bozuk ve çekirdeksiz
  • Patlıcanın içi süngerimsi ve çekirdeksiz
  • Biber aşırı büyük ve etli, çekirdek evi boş, etli kısmı sert
  • Patates şekilsiz ve yumruları yapışık, içi kara
  • Karpuzun çekirdek yerleri boş ise bu ürünler hormonlu demektir.

Başlık Fotoğrafı: Farsai Chaikulngamdee/Unsplash

Paylaş.

Yazar Hakkında

Bir Yorum Bırakın