Aktivistlerden Cengiz’e “ Kazdağlarını Terket”

0

Kazdağlarında bakır madeni arayacağı gerekçesi ile ruhsat alan ama esasında altın madenciliği yapmayı hedefleyen Cengiz Holding , mahkeme ruhsatını iptal etmesine rağmen kanunsuz bir biçimde faaliyetlerini devam ettiriyor. Kazdağlarında madencilik faaliyetlerine karşı çıkan çevreciler ise Cengiz Holdingin hukuksuz ve kanuna aykırı biçimde faaliyet göstermesine karşı çıkarak, bir basın açıklaması yaptılar. Açıklama da madene karşı çıkış gerekçelerini ifade eden aktivistler “Cengiz Kazdağlarını Terket” dediler.

AKP hükümetinin gözde işadamlarından ve oligarklarından olan Cengiz Holding Ege Bölgesinin en önemli ekolojik yaşam alanlarından olan Kazdağlarında köylülerin ve aktivistlerin kararlı bir biçimde karşı çıkmalarına rağmen ve dahası mahkeme ruhsatını iptal etmiş de olmasına karşılık MAPEG’in usulsüz bir biçimde mahkeme kararını tebliğ etmemesinden dolayı bu eşsiz doğal yaşam alanında katliam yapmaya devam ediyor. Cengiz Holdingin yasa, hukuk dinlemeden faaliyetine devam etmesine ve izni olmamasına rağmen ağaç katliamı yapmasına karşı çıkan üç çevre örgütü ortak bir basın açıklaması yaparak Cengiz Holdingin bir an önce pılını pırtısını toplayıp kazdağlarından çıkıp gitmesini istediler.

Yapılan açıklama şöyle:

“Çanakkale ili, Bayramiç ilçesi, Hacıbekirler Köyü sınırları içerisinde 89430 ruhsat numaralı sahada Cengiz Holding ( Truva Bakır Madencilik A.Ş.’ne ait Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama tesisi projesi işletme alanını içerecek şekilde verilen Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 24/07/2024 tarihli bakır işletme izninin; hukuka aykırı ve usulsüz olduğu, ÇED projesi ve bakır işletme izninin birbiriyle uyumsuz olduğu, ÇED kararı bulunmayan alana bakır işletme izni verilemeyeceği gerekçesiyle, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından, yürütülmesinin durdurulması ve iptali ile ilgili açılmış olan davada, Çanakkale 2. İdare Mahkemesi işletme izninin yürütmesinin durdurması kararını verdi. 09.01.2025 tarihinde oy birliği ile alınan karar, 14 Ocak’ta avukatımıza tebliğ edildi.

Bizler, Çanakkale Valiliği’ne ve Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne mahkeme kararını teslim ederek ve göndererek Cengiz Holding’in faaliyetlerinin durdurulmasını istedik. Ayrıca, Orman Bölge Müdürlüğü, DSİ ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’ne de mahkeme kararını göndererek, şirketin tüm diğer izin ve ruhsatlarınının da durdurulmasını ve yeni işlem yapılmamasını istedik.

Kararın tarafımızca kamuoyuna açıklanmasından bir gün sonra, hiç zaman kaybetmeden, Altın Madencileri Derneği (AMD) Başkanı Hasan Yücel basına bir açıklama yaparak mahkeme kararını eleştirdi.

Bizler de yaptığımız açıklama ile Yücel’in gerçeği yansıtmayan, kamuoyunu yanıltan, yasaları adil bir şekilde uygulayan mahkemeleri hedef gösteren ifadelerine yanıt verdik ve kamuoyuna doğruları ve bilimsel gerçekleri açıkladık.

İşletme İzni ÇED Alanından Büyük Bir Alanı Kapsayamaz

Buradan bir kez daha açıklıyoruz:

İşletme izni alanı, ÇED alanından büyük (yatırım planlanmayan) alanları kapsayamaz.

Maden Yönetmeliği’nin aşağıda yer alan 28. Maddesi’ne göre, işletme izninin verilebilmesi için Maden Kanunu’nun 7. Maddesinde belirtilen tüm izin ve ruhsatların alınmış olması zorunludur:

“İşletme izni verilmesi

MADDE 28- (1) İşletme izni verilmesi talepleri;

a) Kanunun 7’nci maddesi gereği ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından alınması gerekli izinlerin verildiğine dair belgelerin Genel Müdürlüğe sunulması”.

Maden Yönetmeliği’nin 111. maddesinde de işletme izni düzenlenmesi için alınması zorunlu belgeler yer almaktadır:

“İşletme izni düzenlenmesi için alınması zorunlu izinler

MADDE 111- (1) Ruhsat sahibince, işletme ruhsatının yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde Kanunun 7’nci maddesine göre alınması gerekli olan ÇED kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile Genel Müdürlüğün kayıtlarına işlenmiş alanlar ile ilgili izinlerin alınarak Genel Müdürlüğe verilmesini müteakip işletme izni düzenlenir.”

Ayrıca, MAPEG’in web sayfasında, sıkça sorulan sorularda da aşağıdaki yanıt yer almaktadır:

“Maden İşletme Faaliyetinde Bulunmak İçin Alınması Gereken İzinler Nelerdir?

Maden İşletme ruhsatına sahip özel ve tüzel kişiler işletme faaliyetinde bulunulacak alan için Çevresel Etki Değerlendirmesi Kararı, Gayrı Sıhhi Müessese Kapsamında İş Yeri Açma ve Çalışma Ruhsatı ve faaliyette bulunulacak alana ait mülkiyet izni alarak Maden İşleri Genel Müdürlüğüne İşletme İzni müracaatında bulunur. Genel Müdürlük tarafından faaliyette bulunulacak alan için İşletme İzni düzenlenmesine müteakip maden üretim ve satış faaliyetinde bulunulabilir.”

Anlaşılacağı üzere, işletme izni verilmesi için, ÇED kararının, işyeri açma ve çalışma ruhsatının ve mülkiyet izinlerinin alınmış olması gerekmektedir.

Dolayısıyla işletme izninin, ÇED kararına esas alan ile uyuşması gerekmektedir. Nitekim mahkeme Kararında da ifade edildiği üzere, İşletme İzninin ÇED sahasının dışına taşması, “İşletme izni verilmesi için ÇED izni aranması” mantığıyla uyuşmamaktadır.

Maden Kanunu 7. Madde izinleri bulunmayan alana işletme izni verilmesinin hukuka aykırı olmasının yanı sıra, bu şekilde verilen işletme iznine istinaden gerçekleştirilen madencilik faaliyetleri ciddi tehlike, zarar, mağduriyet ve hak ihlallerine sebep olmaktadır.

Halilağa projesinde ÇED kararı bulunmayan alanlara ek olarak mülkiyet izinleri alınmamış ve çalışma ruhsatı alınmamış alanlara da işletme izni verilmiştir. ÇED alanı içinde kalan özel mülkiyete konu tarlaların da kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış olup köylülerin açtığı karşı davalar da devam etmektedir.

Gölet ve Şantiye Alanının İşletme İzni Yok

Diğer yandan, maden ruhsatı içinde bulunan ve maden için planlandığı halde ÇED’den muaf tutulan gölet ve inşası tamamlanmış şantiye alanı için İşletme İzni bulunmamaktadır. Oysa maden ruhsatındaki geçici tesislerin tümünün İşletme İznine dâhil edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle İşletme İzni alanı dışında yasa dışı şekilde kurulmuş şantiyenin de ivedilikle kapatılması gerekmektedir.

Dava konusu İşletme İzni Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından; projelerdeki hukuka aykırılık, usulsüzlük, hata, eksik ve tutarsızlıklara ilişkin tespitler ve bilirkişi görüşleri dikkate alınmadan verilmiştir. Bu nedenle, İşletme İzni iptali konulu davaya ek olarak, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığına, MAPEG ve bu konuda karar yetkisi ve onayı olan kurum ve kişiler hakkında kapsamlı bir suç duyurusunda da bulunulmuştur.

Yücel’in ve madencilerin mahkeme kararı karşısındaki telaşları ve “Bu karar emsal teşkil ederse, Türkiye’de faaliyet gösteren yaklaşık 4 bin maden sahasının kapısına kilit vurulabilir. Bu, hem yer altı kaynaklarımızın değerlendirilmesini engeller hem de uluslararası yatırımcıları Türkiye’den uzaklaştırır.” demeleri, bizi daha önce verilen 4000 maden izin ve ruhsatlarda da usulsüzlükler olduğu konusunda endişelendirmiştir! Tüm madencilik izin ve ruhsatları bu anlamda, Kamu Denetçiliği Kurumu, Sayıştay ve TMMOB gibi İlgili meslek odaları tarafından acilen denetlenmelidir.

Madencilerin Türkiye’deki anayasal ve hukuk düzeninin uygulanmasında demokratik yolların tıkandığı bir ülkede cesaretle yasaları işleten mahkemelerimizi hedef almaları asla kabul edilemez.

MAPEG’i Göreve Çağırıyoruz

Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri bağımsızdır ve bir zümrenin, şirketlerin, madencilik sektörünün yararına olmadığında da, kamunun yararına yasaların uygulanmasında tereddüt etmeyecektir. Bu yönde mahkemelerimize etki eden şirket sahiplerinin, şirketler ile işbirliği yapan siyasi iktidarın karşısında adil karar veren hâkimlerimizin bu sarsılmaz duruşlarını da unutmayacağız.

Bir an önce yürütmeyi durdurma kararının uygulanması ve Halilağa katliam sahasındaki madencilik faaliyetlerinin yürütülmesinin durdurulması için MAPEG’i acilen göreve çağırıyoruz.

Kararların uygulanmasında, hukuksuz çalışmaların tespitinde kolluğun sahaya yönlendidirilmesinde Çanakkale Valimizin kurumları, kuruluşları göreve çağırmasını bekliyoruz.

Altı aydır Danıştay’da benzer argümanlardan oluşan dosyamızın beklediğini kamuoyuna yeniden hatırlatarak, Danıştay’ın ivedilikle kararını açıklamasını da umuyoruz.

Hukuksuz ve mevzuata aykırılıklarla aldığın izinlerinin her biri iptal edilecek, bir milyon ağacımızı katlettiğinle kalacaksın Cengiz! Ağaçlarımız yeniden çıkar ama bu toprakları kimyasal atıklarınla zehirlemene, ocak alanı ve tesisler için tüm bu coğrafyayı, ekosistemi yok etmene izin vermeyeceğiz!

Sana bu madeni açtırtmayacağız, Kazdağlarından Defol Cengiz!

Kazdağları Ekoloji Platformu, Kazdağı Koruma Derneği, Kazdağları Kardeşliği

Share.

About Author

Leave A Reply