Kazdağlarında Cengiz Olmaz Diyenler Eylemlere Devam Ediyor

0

Kazdağlarını İngilizlere peşkeş çeken Cengiz Holding’in hukuka, kanuna aldırmadan bölgede katliam yapmasına karşı eylemler sürüyor. Son olarak 26 Ocakta Halilağa maden ocağı girişinde toplanan doğa korumacılar Cengiz Holdingi protesto ettiler. Cengiz Holding tüm yasal izinleri mahkeme tarafından iptal edilmesine karşılık şu ana kadar tam 1 milyon ağaç kesti. Ruhsat iptaline rağmen faaliyetini sürdüren Cengiz Holdingin bakır-altın madeni hakkında ek şikâyet dilekçesi veren Kazdağı Köylüleri maden işletmesi ile ilgili birçok hukuksuzluğa dikkat çekti.

AKP’nin hukuk ve yasa tanımaz iktidarı altında doğa her gün daha fazla darbe yiyiyor. Kendini Anayasadan hukuktan üstün gören AKP’nin oligarklarından ve gözde sermayedarlarından Cengi Holding tüm yasal izinleri mahkeme tarafından iptal edilmesine karşın illegal madencilik faaliyeti örneği olarak Kazdağlarında yasa dışı bir biçimde faaliyet sürdürüyor ve hiç kimse de kendisine dokunamıyor. Bu kanun tanımaz despotluğa karşı 92 gündür direnen doğa korumacılar ve madenden dolayı hayat damarları kesilecek olan köylüler Cengiz’e karşı hem hak hem hukuk mücadelesi veriyor. En son Cengiz’in kanun nizam tanımaz gözü dönmüş madencilik politikalarına karşı harekete geçen yaşam savunurları, bugün Çanakkale 2. İdare Mahkemesine şirket hakkında ek şikâyet dilekçesi verdi.

Evrensel gazetesinden Özer Akdemir’in haberine göre Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıklarını Koruma Derneği ve Bayramiç Hacıbekirler köylüleri bugün Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na ek şikâyet dilekçesi verdi. 11 Aralık 2024 tarihli şikâyet dilekçesine ek olarak sunulan yeni dilekçede bakır İşletme İzninin iptali davasında Çanakkale 2. İdare Mahkemesinin 09/01/2025 tarihli oy birliği işletme iznini iptal ettiğine vurgu yapıldı. 

Atık Deposunun Yerleşim Yerine Yakınlığı Büyük Risk

Maden işletmesinin atık depolama alanına yaklaşık 400-500 metre yakınlıkta yerleşim alanı bulunduğuna dikkat çekilen dilekçede bilirkişi raporunda bunun önemli bir risk olduğunun altının çizildiği dile getirildi.

Benzer projelerin atık depolama alanının yerleşim yerlerine yakınlığı gerekçe gösterilerek iptal kararları verildiğinin aktarıldığı dilekçede “Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmeliğin 15. maddesinde 1. Sınıf Düzenli Depolama Tesislerinin yerleşim birimlerine en az 1 km mesafede olması gerektiği belirtilmektedir.

Bu mesafenin sağlanmadığı benzer Muratdere Bakır Molibden Madeni ADT Projesine “ÇED Olumsuz” kararı verilmiştir. Söz konusu emsal ÇED Olumsuz Kararı kapsamında belirlenen atık barajının yerleşime yakın olması ve halkın çeşitli sebepler ile olumsuz etkileneceği vurgulanmıştır. Burada ise, Hacıbekirler Köyünün neredeyse tamamı Atık Depolama Tesisine 1 km’den yakın mesafede olmasına rağmen bu projeye ÇED Olumlu Kararı vermiştir” ifadelerine yer verildi.

MAPEG Usulsüzlüklere rağmen İDK Kararı Verdi

MAPEG’in İDK (İnceleme Değerlendirme Toplantısı Kararı) toplantısında proje için “projenin gerçekleşmesinde sakınca bulunmadığı” görüşünü bildirdiğine dikkat çekilen dilekçede MAPEG’in, İDK aşamasında ÇED projesi ile ilgili hukuka aykırılıkları, tutarsızlıkları ve proje ile kaynak kaybına sebebiyet verildiğini bildirmediği dile getirildi. Dilekçede, MAPEG, projeye olumsuz görüş bildiren uzmanların, üye hâkimin değerlendirmelerini yok saymakla eleştirilirken, “tüm hukuka aykırılıklara, usulsüzlüklere, güvenlik tehlikesi ve kaynak kaybı riskine rağmen ruhsatı yürürlükte tutmakta, hukuka aykırı şekilde İşletme İzni düzenlemekte, tehlike arz eden faaliyet gösterilmesine izin vermekte, gerekli denetim ve işlemleri yapmamaktadır” sözleriyle şikâyet edildi. Dilekçede MAPEG; son mahkeme kararında verilen “yürütmeyi durdurma kararının tebliğini uzatarak, hukuka aykırı faaliyet gösteren şirkete süre kazandırmaktadır” denildi.

Gölet Şantiyesinin İşletme İzni Yok”

Ek şikâyet dilekçesinde ayrıca şu maddeler de yer aldı; “Maden ruhsatı içinde yer aldığından gölet ve gölet şantiyesi alanı (ÇED muafiyeti bulunmaktadır) için de İşletme İzni alınmış olması gerektiği halde alınmamıştır. Şantiye kurulmuş olup amacı dışında maden şantiyesi olarak kullanılmaktadır. Bu konuda gerekli cezai işlem yapılmamıştır.

Saha ziyaretinde, ÇED alanı içinde ocak alanına yakın konumda tarihi kalıntılar görülmüştür. Sahada gerekli araştırmalar tamamlanmadan faaliyete geçilmiş olması nedeniyle arkeolojik değerdeki somut kültürel varlıklar yürüyen maden faaliyeti sonucunda yok olma tehlikesi ile karşı karşıyadır.”

Geçtiğimiz Pazar Günü Eylem Yapılmıştı

Mahkeme Kararına rağmen faaliyetlerine devam eden şirket şantiye önünde yapılan eylemle protesto edildi. Çan Halilağa ve Bayramiç Hacıbekirler Köyü yakınlarında faaliyete geçmek için çalışmalarını hızla sürdüren ve 1 milyon ağaç kesen Cengiz Holding’e ait Halilağa Bakır Ocağı Madeni’nin işletme iznine karşı açılan davada mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi. Şirketin yürütmeyi durdurma kararına rağmen durmaması üzerine ise çevreciler milletvekili destekli eylem yaptı.

Bayramiç’in Hacıbekirler Köyü’nde şantiye önünde yapılan eyleme ilgi büyük olurken eylem basın açıklamasıyla başladı. Basın açıklamasının ardından TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, CHP Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan ve DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın açıklamalarda bulundu. Açıklamaların ardından vekiller 1 milyon ağacın kesildiği alanı gezerken şantiye önünde de oturma eylemi başlatıldı. Ritim Orman Müzik Grubu’nun konseriyle devam eden oturma protestosunun ardından eylem sona ererken kolluk kuvvetleri yoğun güvenlik önlemleri aldı.

Meclisteki ve Meclis Dışındaki Muhalif Partiler de Katıldı

Gerçekleşen eyleme ardından CHP Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan ve DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in yanı sıra CHP, DEM, SOL Parti, HKP, TİP Çanakkale il örgütleri, Gelecek Partisi Çan ilçe teşkilatı, Çan ve Bayramiç başta olmak üzere bölgede faaliyet gösteren çevre ve ekoloji grupları ile aktivist vatandaşlar katıldı.

Çan Çevre Derneği ve Kazdağı Doğal Varlıkları Koruma Derneği tarafından okunan basın açıklamasında, şirketin işletme izni ve ruhsatı olmadığı bilgisi verilerek acil eylem planı ile şirketin alanı terk etmesi için çağrı yapıldı.

TİP’li Sera Kadıgil ’den Cengiz Holding’e VE AKP’ye Sert Sözler

Türkiye İşçi Partisi İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, Bayramiç ve Çan arasına Cengiz Holding tarafından açılmak istenen altın madenine karşı yapılan eylem için Çanakkale’ye geldi. Eylem alanında bir konuşma yapan Kadıgil, burada sert sözlerle iktidara yüklendi.

Kadıgil, sözlerine çevrecileri selamlayarak başlarken, “89 gündür burada devletin topuyla tüfeği ile Cengiz’in yanında durmasına rağmen cesaretle direnen köylü kadınlar hepimize cesaret hepimizi umut oldunuz. 89 gündür buradasınız, iyi ki varsınız şu anda Bayramiç Hacıbekirler köyünden sesleniyorum, Cengiz’in şantiyesinin önünden sesleniyorum. 89 gündür devam eden bir direniş var burada, niye var çünkü burada yiyip yiyip doymayan Cengiz Holding’in taşeronlarından biri geldi Kaz Dağları’na dediler ki Fransızlara Amerikalılara yeterince altın sattık biraz da bizim Cengiz doysun. Ne yaptılar 6.000 dönüm için burayı peşkeş çekmeye kalktılar ve burada bu insanlar durmadı, hayır dediler yapamazsınız, burası bizim köyümüz, bu bizim suyumuz dediler ve 89 gündür direniyorlar. Aylardır hukuk mücadelesi veriyorlar, kazandılar hepsini Tebrik ediyorum ve bir tebriğim daha var. Biz, Çanakkale’de hâkim varmış dedik ya bir tane olsa iki tane de olsa onurlu hâkimler varmış, ben burada yürütmeyi durdurma veriyorum, bu ağaçları kesemezsin diyen hâkimler varmış dedik. Varmış ama 10 gün geçmesine rağmen arkamızda çatır çatır onlarca değil yüzlerce değil binlerce değil milyonlarca çalışmaya devam ediyorlar hepsine yazıklar olsun” dedi.

“Saray Rejiminin Bizi Düşürdüğü Halin Sebebi”

Kartalkaya’da yaşanan faciaya da değinen Sera Kadıgil, “Malumunuz geçen hafta çok büyük bir acı yaşadı bu topraklar, ne ilk ne de son olan bir acıydı. 2025 yılında, bir otelde 36’sı çocuk 78 yurttaşımız göz göre göre yanarak can verdi üzerinden bir hafta bile geçmedi ve aslında birbirinden bir farkı yok burayla oranın. Kartalkaya’da bir otelde 78 insanın denetimsizlikten devletsizlikten ölmesi ile burada milyonlarca ağacın için mahkeme kararına rağmen kesebilmesi arasında bir fark yok bu saray rejiminin bizi düşürdüğü halin etkisi. Başımıza gelen her şeyin sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan’dır. Şimdi televizyonlara çıkmışlar utanmadan birbirlerini suçluyorlar. Ben sorumlu değilim, o sorumlu o sorumlu değil, bu sorumlu bilirkişi raporu geldi mi, oldu mu bitti mi. Turizm tesisinde onlarca insan yanarak ölmüş hala kanal gezip utanmadan nasıl savunma yapmaya çalışıyorsunuz,  bilirkişi raporu peşindeyiz hepimiz peki çıksa ne olacak işte Kaz Dağları’nda çıktı bilirkişi raporu, mahkeme kararı var, 10 gün geçti uygulamıyorlar kararı” dedi

“Siz Kimin Valisisiniz”

Çanakkale Valisi Ömer Toraman’ı da eleştiren Sera Kadıgil, “Bilirkişi kararını uygulayacak yargı mı var, o yargının kararını uygulatacak bir vali mi var burada. Vali Ömer Bey size buradan sesleniyorum. Bak Zeynep abla burada yanımda, köyün insanları yanımda 6 ay olmuş Ayıp be. 6 aydır bu insanlar senden randevu bekliyor, niye randevu vermiyorsun. Biz duyduk köylüler randevu almak için kapıda beklerken bu madenin sahiplerinin valiliğe elini kolunu sallayarak girdiğini duyduk. Ömer Bey siz buradaki vatandaşın valisi misiniz, şirketlerin valisi misiniz? Utanmıyor musunuz, bu insanlar randevu almaya çalışıyor sizden, Burada talep çok net, mahkeme kararı çok açık cennet gibi bir yerdeyiz bütün ağaçları yok etmeye çalışıyorlar ve mahkeme kararına halen devam ediyorlar buradan sesleniyoruz derhal bu kesimi durdurun mahkeme kararına uyun” ifadelerini kullandı.

“Ey AKP İktidarı Allah’tan Kork Kuldan Utan”

Sözlerini devam ettiren Kadıgil, “ Kaz Dağları dediğimiz memleketimizin ciğerleri 1.7 milyon hektardan oluşuyor hepimizin kurdun, kuşun, hektarının AKP iktidarı 1.3’ünü peşkeş çekti, bilerek yapıyorlar, ceplerini dolduruyorlar. Cumhuriyetimizin kurulduğundan 2002 yılına kadar verilen maden ruhsatı sayısı 1200. AKP iktidarı geldiğinden bugüne kadar verilen ruhsat sayısı 386 bin. Allah’tan korkun kuldan utanın diyeceğim ama öyle bir korkunuz olsa zaten bunları yapmazsınız Ama siz bu halktan korkun.  Slogan atıyoruz hükümet istifa diye ama ortada hükümet kalmadı ya biri çıktı Ben tek adam olacağım dedi, verin bu kardeşinize yetkiyi dedi, işte görüyoruz etkiyi ağaçlar kesilmesin diye bu halkın çocuğu olan jandarmayı,  bu halkın çocukların karşısına diktiler işte bunu yapanlar istifa Erdoğan istifa” dedi

Share.

About Author

Leave A Reply